İçeriğe geç

Euzu billahi mineşşeytanirracim Bismillahirrahmanirrahim’in anlamı nedir ?

Euzu Billahi Mineşşeytanirracim Bismillahirrahmanirrahim’in Anlamı Nedir?

Giriş: Tekrar Etmek, Ne Kadar Anlamlı?

İzmir’de genç bir yetişkin olarak, hayatımın büyük bir kısmı zamanın, mekanın ve çevrenin hızla değiştiği, herkesin bir şeylere tutunduğu ama ne olduğunu pek de bilmediği bir ortamda geçiyor. Teknolojinin ve sosyal medyanın hayatımızın her anını sardığı bu dünyada, ne zaman bir şeylere “Euzu billahi mineşşeytanirracim Bismillahirrahmanirrahim” desek, biraz durup düşünmeyi unutur hale geliyoruz. Peki, gerçekten ne anlama geliyor bu kelimeler?

Bunu bir köşe yazısına dökerken, hem sevdiğim hem de sevmediğim yanlarını ele alacağım. Her şeyin bir anlamı olması gerektiği gibi, bu dua da aynı şekilde. Ama biraz “modern” bir gözle bakınca, başka bir anlam çıkarmak da mümkün olabilir.

Euzu Billahi Mineşşeytanirracim: İslami Bir Kalkan mı, Yoksa Anlatılmaya Çalışılanı Duymazdan Gelme mi?

İlk olarak, Euzu Billahi Mineşşeytanirracim kelimelerinin tam anlamını verelim. Bu dua, Allah’a sığınmak anlamına gelir ve özellikle kötü düşünceler, şeytanın ve kötü ruhların etkilerinden korunmak için söylenir. Ama gelin görün ki, zamanla bir gelenek haline gelen bu dua, çoğu zaman kelime anlamıyla değil de, ritüel olarak yapılır. Biraz hüzünle diyebilirim ki, bunun yerine çoğu insan bunu otomatik bir hareket gibi yapar, sanki gerçek bir sığınma değil de, sadece bir alışkanlık halini almış bir formül gibi.

Mesela, sabah namazından önce ya da bir iş yapmadan önce “Euzu billahi mineşşeytanirracim” demek, kendini kötülüklerden koruma amacı taşırken, bu kelimelerin ardındaki gerçek anlamı kaç kişi gerçekten sorgular? Günümüzün hızlı temposunda, anlamı yerine sadece cümleyi tekrar etmek bazen yeterli oluyor. Burada bir çelişki yok mu?

Bismillahirrahmanirrahim: Her İşe Başlamadan Önce?

Bismillahirrahmanirrahim, “Rahman ve Rahim olan Allah’ın adıyla” şeklinde çevrilen bir dua. Bu dua ise her işin başında Allah’a şükretmek ve O’ndan yardım dilemek amacıyla söylenir. Harika, çok anlamlı bir şey değil mi? Elbette, bu dua ciddi anlamda bir manevi kalkan olarak kullanılabilir. Ancak buradaki anahtar soru şu: Gerçekten, her işin başında Allah’ın adını anmak, sadece “ritüel” olarak mı kaldı?

Bismillahirrahmanirrahim’in bu kadar sık tekrar edilmesi, sanki her yeni işin başında bir mübareklik arayışı gibi hissettirebilir. Ama hemen arkasından gelen, “Ama nasıl iş yapıyoruz?” sorusu bu düşünceyi sorgulatıyor. Çünkü bu dua aslında bir “niyet” problemidir. Geriye dönüp bakıldığında, bazen insanlar Bismillah diyip en büyük hileyi yapabiliyor. Bu bir çelişki değil mi? Peki, anlamlı bir şekilde yaşamak varken, sadece bir kelimeyi dile getirmekle yetinmek nasıl bir güvence sağlayabilir? Bu düşünce, tartışmaya oldukça açık.

Güçlü Yönler: Manevi Bir Sığınak

Birçoğumuz için, Euzu Billahi Mineşşeytanirracim ve Bismillahirrahmanirrahim’in gücü inançla, dua etmekle ilgilidir. Bu kelimeleri söylemek, içsel bir huzur getirebilir. Bir çok kişi, stresli bir dönemden geçerken veya zor bir iş yaparken, bu duası bir şekilde kendini güvenli hissettiriyor. Zihinsel bir sığınak yaratır. Bu açıdan bakıldığında, kelimeler etkili bir araç olabilir.

Bir de, Bismillahirrahmanirrahim’in, insanı günaha girmemeye teşvik etmesi gibi bir yönü de var. Yani, her işin başında bu kelimeleri söylersen, aslında sürekli olarak iyi bir niyetle başlama amacındasındır. İslami öğretilerde de, ameller niyetlere bağlıdır. Niyet temizse, iş de güzel olur diyen bir anlayış vardır. Burada, dua etmek, doğru niyet etmek, saf düşünmek de bir nevi bir güvence sağlıyor.

Zayıf Yönler: İhmal ve Anlam Kaybı

Her güzel şeyin bir zayıf yanı olabilir, değil mi? Euzu Billahi Mineşşeytanirracim ve Bismillahirrahmanirrahim’in aslında en büyük zayıf yanı, anlamlarının unutulması. İslam toplumlarının büyük kısmında, bu kelimeler bir tür “zorunluluk” haline gelir ve sürekli olarak bir otomatik hareket halini alır. Oysa bu kelimelerin sadece dildeki bir şey olmadığını, anlamını düşünerek söylemek gerektiğini unuturuz.

Mesela, insan her şeyin başında “Bismillah” diyerek bir iş yaparken, o işi en azından doğru bir şekilde yapmayı kendine hedef almaz mı? Ya da “Euzu billahi mineşşeytanirracim” diyerek şeytandan korunmaya çalışırken, kendi içsel zaaflarını fark edip, onları gidermeyi düşünmez mi? Burada bir tezat yok mu?

Sonuç: Duadan Fazlası Gerekiyor

Sonuç olarak, bu duası elbette çok derin anlamlar taşır. Ama bu anlamları bir kenara koyup sadece kelimeleri tekrar etmek, ne kadar doğru bir hareket olur? Sonuçta, insanın ameli kalbinde yatıyor. Eğer içsel bir değişim yapılmazsa, sadece kelimeleri söylemek bile anlamını yitirir. O yüzden, modern dünyada bile bu kelimeler hala geçerli olabilir ama o geçerliliği sadece lafzıyla değil, gerçekte de yaşamalı. Kısacası, yalnızca dile değil, davranışlara da yansımalı. Yoksa sadece kelime tekrarından başka bir şey kalmaz.

Şimdi biraz düşünün: Bu kelimeleri söylediğinizde ne kadar gerçek bir anlam taşıyor? Gerçekten Allah’a sığınıyor muyuz, yoksa sadece gelenek mi yapıyoruz?

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

şişli escort
Sitemap
ilbetvdcasino girişilbet bahis sitesihttps://www.betexper.xyz/betci.cobetci girişelexbetgiris.orghiltonbet güncel